15 Ağustos 2019 Perşembe

FINDIK DALLARI


Üstteki İkram beyin, alttaki Fırtına'nın ilaç organizerleri...

Fındık toplamaya gittiğim köydeki karşılayıcılarım.... 
Yine yeşillendi fındık dalları...

Zaten hep yeşildi yeşildi fındık dalları...


Hep yeşilleniyor fındık dalları...

Ha bire yeşilleniyor fındık dalları...





Topla topla bitmiyor fındık dalları...


Sarıca arılarına yuva olmuş fındık dalları...

Güneş doğmadan gidiliyor ayağına fındık dallarının...
        Resimlerden de anlaşılacağı gibi imtihanımın bu bölümü fındıklarla yaşandı... Ağrıyan, hatta şişen el bileğim kimsenin umurunda olmadan o lanet fındık bahçelerine sürüklendim. Fırtına; ki artık rüzgarı gitmiş tozu kalmış adamın ama, ne kendi doğru düzgün çalışıyor, ne etrafındakilere aman veriyor. kimse oturmayacak, kimse dinlenmeyecek... Kendisi orada bir dal kesiyor, burada devrilmiş bir kütüğü dürtüyor, yani herkesin aman bitsin diye uğraştığı bahçede ibil dibil işlerle uğraşıyor. Kepçe'ye söyleyecek oluyorum "nefes darlığı var ya, çalışamıyor" diye savunma alıyorum.                           Dik bayır bahçede hem ayakta durmaya çalışmak, hem de topladığımız fındık kovasını devrilmesin diye zapdetmeye çalışmak aynı anda da iyice kalınlaşıp esnekliğini yitirmiş fındık dallarını eğip toplamaya çalışmak ciddi çaba istediğinden ve bileğim ağrıdığından sık sık oturup dinlenmeye çalışıyorum. Ama Fırtına "Hadi Calimero, boş oturma, şuradaki dalı topla" dediğinde "Birazdan kalkarım" cevabım adamı bir hayli kızdırıyor. Hemen kalkmamı söylediğinde "Sen bir tarafından nefes almaya çalışırken akşama kadar oturuyorsun, biz bir şey demiyoruz." cevabım iyice kızdırıyor beyefendiyi, daha sert bir sesle kalkmamı söylediğinde "Sen de hastasın, ben de... Halden anla biraz. Hem ben buraya fındık toplamaya geldim, canımı bırakmaya değil!" cevabım karşısında susuyor ama İkram beye ufaktan şikayetler oluyor ki bir ara İkram Bey'in "Kadını şiş kolla getirdim sesi çıkmadı elinden geleni yapmaya çalışıyor, sen de karışma artık ona... Hem biz yevmiyeci değiliz kendi malımızı topluyoruz, hem de koskoca sülaleden bir ikimiz buradayız... Kıymet bil azıcık!" sözlerini duyuyorum.
          Kalın dalların üzerine İkram Bey çıkıyor eğmek için, aşağıdan Kepçe asılıyor, ben de topluyorum. İkram bey yukarıdan ulaşabildiği fındıkları toplayıp aşağıya atıyor ama nedense hepsi bir şekilde bana dokunmadan yere düşmüyor. sonunda sabrım taşıyor:
          "N'apıyorsun? Şeytan mı taşlıyorsun?"Kepçe hem kih kih gülüyor hem salavat çekiyor. Dinlenme molalarından birinde Büyük görümcem Maviş beni arıyor, konuşuyoruz. Selam söylemek yerine "İkram'ı benim için öp!" diyor... Zaten caım sıkkın, yorgunum... "Babamın oğlu mu da öpeyim İkram Bey'i... Kimin babasının oğluysa o öpsün!" Karşılık:kih kih koh kah!




Yaşadığım deneyimlerden sonra hayatı ti’ye almayı alışkanlık haline getiren, öğrendiğimden beri okumayı, lisedeki edebiyat öğretmenimin telkinlerinden sonra yazmayı hayatımın bir parçası yapmayı görev edinmiş bir faniyim.
BENZER YAYINLAR

10 yorum:

  1. ha haaaa çok komik çoook hepsiiiii fındık aksiyonu ha haaaa yeşeriyor dallar ha haaa, karşılayıcılar da iyi, sen olmasan nolcak bu ailenin haliiiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben olmasam ne olacaklar vallahi ben de bilmiyorum. İlaç organizeri aklıma geldikçe gülüyorum. Karşılayıcı timi ne kadar sevsem de resmiyeti hiç elden bırakmadı, hep fellik fellik kaçtı benden:DDD

      Sil
    2. eveeet :) bu yazını koydum blogumaaaa herkesler gülsüüüün :)

      Sil
    3. Teşekkürler Deep. Evet evet herkesler gülsün :DDD

      Sil
  2. Öncelikle geçmiş olsun. Zor bir deneyim olmuş sizin için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler, zorluğu bir yana sinir bozucu bir deneyimdi.

      Sil
  3. Yazıyı okudukça "yine yeşillendi fındık dalları" çalıp durdu kafamda. Çok eğlenceli bir yazı olmuş yahu :D Kolaylıklar diliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben günlerdir kafamdan kovmaya çalışıyorum, yalnız olmaz hep beraber dinleyelim :DDD

      Sil
  4. İyi atlatmışsınız o zaman, ben okurken yoruldum resmen :)) Ayrıca kedicikler de aşırı sevimlilermiş :)
    Deep sayesinde keşfettim blogunuzu, bize de bekleriz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bitseydi atlattım diye sevinirdim. Daha çok iş vr çook... Kedicikler çok tatlılardı :)))

      Sil