18 Ocak 2017 Çarşamba

Hazine Avcısı Patates Tarlası



Dün başıma gelenleri anlatmazsam olmaz. Neler oldu, ben nerede hata yaptım bilmiyorum ama dağ başında tek başına bir kulübeye taşınacağım. Yoksa işim iş… neden mi? Anlatıcam ayol, biraz sabır…
Bir sitede oturduğumu hep söylüyorum. Bloklarda dört tip daire var; 2+1, 3+1 normal daireler, 2+1 ters dubleks ve 3+1 büyük teraslı dubleks daireler var. Büyük dublekste oturan komşum Uzun apartman komşularını çaya davet etmiş, ben de bu komşulara dahilim tabii.
Biz anneler salonda çaylarımızı içip ikramlarımızı yerken veletler de üst katta, Uzun ve eşinin bir servet harcayarak katlanır cam ve sundurmayla kapattığı terasta oynuyorlar. Sabah define


arayanların bir filmini izleyen Mantar, bizim aramızda teras için hazine mi buldunuz filan diye takılmalarımızı duyunca hazine aramaya karar veriyor.
Karar veriyor da biraz yanlış yerde arıyor o hazineyi. Uzun’un terastaki barbekünün içinde duran keseri görmesi Mantar’ı daha bir gayrete getiriyor.
Yukarıdan bamp, gümp sesler gelince çocuklar terasta topla oynuyor zannediyoruz, ama yanıldığımızı fark etmemiz çok sürmüyor. Yukarıdan önce Papatya’nın ardından da Mantar’ın çiril çiril seslerine yerlerimizden nasıl fırladığımızı hiç birimiz hatırlamıyoruz. Uzun boy avantajıyla terasa ilk varan Uzun oluyor, ardından Kızçe ve Binnaz birbirlerini ite kaka tırmanıyorlar merdiveni, en arkadan da ben nasıl olsa bana da iş düşer diye mümkün olduğunca hızlı tırmanıyorum.
Manzara içler acısı:Mantar, barbekünün içinde odun parçalarını daha da küçültmek için kullanılan keseri aldığı gibi kazıya girişiyor. Uzun’un servet döktüğü yer karolarından birçoğunu hırpalıyor, kırıyor. Yetmezmiş gibi keseri sallarken keserin arkasını kendi alnına çarpıyor, can acısıyla arkaya savrulurken keser Papatyanın kafaya çarparken Mantarın kafa duvara çarpıyor, sersemleyip düşünce kafayı bir de yere çarpıyor, bitmedi , bir de kalkmaya çalışırken yanındaki sehpaya çarpıyor kafayı. On saniyeden kısa sürede dört çarpma yaşayan Mantar ciyaklıyor, Papatya da Mantardan seken keser kafasına çarptığı için ciyaklıyor.
Kafalarda yumruyu gören panikliyor. Aman diyorlar acile koşalım.
“Myna okula arabayla gitti, bende araba yok!” deyince hepten panikliyorlar. Güvenlikte makbuz kesmekle meşgul İkram beye telefon edip durumu özet geçiyorum ve:
“Aman bir araba” diyorum.
“Tamam” diyor adam, “topla kafileyi gel.”
Kızçe Papatya’yı, Binnaz Mantar’ı kucaklamış. Bende Binnaz’ın çantası, Kızçe’nin çantası, kendi çantam, Kızçenin ufaklığı Bezelye’nin gezme ihtiyaç çantası ve Bezelye olduğu halde güvenlikte alıyoruz soluğu. Sitemiz sakinlerinden Çakmak Bey, ben aradığımda İkram Bey’le konuşuyormuş, ben götürürüm demiş. Doluşuyoruz arabaya, yallah acile.
Çocuklara kafa filmi çekiliyor, sıkıntı yok. Doktor
3
çağırınca koyun sürüsü gibi doluşuyoruz içeriye. Papatya’da zaten tek bir şişlik var, ama Mantar dört yumruyla Yumrular şehzadeliğine oynuyor. Doktor muayene ediyor, inceliyor, filmlere bakıyor:
“Sıkıntı yok, gece ara ara yoklarsınız. Eve gidebilirsiniz.” Derken de çekmecesinden şişe suyunu çıkarıyor ve lafı bitince içmeye başlıyor. Çocuğun kafası şişliklerden yamrı yumru olmuş, patatesi andırıyor. Gidebilirsiniz lafını duyunca Binnaz’a:
3
“Al patates tarlasını da gidelim hadi!” diyorum ve bizi arkamızdan doktorun ağzıyla yaptığı fıskiye kapıya kadar geçiriyor. Binnaz bana tripli, oğlana patates tarlası dediğim için.


Yaşadığım deneyimlerden sonra hayatı ti’ye almayı alışkanlık haline getiren, öğrendiğimden beri okumayı, lisedeki edebiyat öğretmenimin telkinlerinden sonra yazmayı hayatımın bir parçası yapmayı görev edinmiş bir faniyim.
BENZER YAYINLAR

12 yorum:

  1. Geçmiş olsun. Teras kazmayı senin yazılarından başka bir yerde mümkün değil okuyamazdım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizim Mantar varsa işin içinde her şey mümkün gibi görünüyor:)))

      Sil
  2. Ya güzelim,Allah korumuş gerçekten.dedim cama geldiyse amanın neyse ki ucuz atlatmışsınız.
    geçmiş olsun.Binnaz sana tirip atana kadar,çocuklarının haraketli olduğunu unutmasa daha iyi olurdu bence.
    asıl ben sonrasını merak ettim,çocukda bir şey olmadığını görünce ev sahibi,bir tiripde o atacakdır Binnaz'a Allah kolaylık versin..
    Öptüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uzun polis olduğu için fazla görüşemiyoruz, mesaileri yoğun çünkü. İnanır mısın Binnaz'dan bir trip de neden çocuğa bak diye uyarmadığım için geldi.

      Sil
    2. Maallesef insanlar hatalarını görmek yerine başkalarını suçlamayı tercih ediyorlar...

      Sil
  3. ha ha haaa, ya nasıl ya karo üstünden hazine aramak yazık ya çocuklara kazacak toprak bile yok ne bilsinler ha haaa, patates tarlası da çokoş hihi ama ikram bey olmadan da olmuyor de miiii, o da bi yerde gözükcek illa ha haaa, makbuz kesicisi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Hadine bulzam bem" diye dolanıp duruyor ortalarda kerata. Dört darbeden sonra kafanın şekli baya bi değişti, makbuz kesici araba bulucu olmasza olmaaaz keh kih kih.

      Sil
  4. Yaaa ne tatlı bir blogmuş böyle amaa :) ilk kez geldim takibe aldım bile ;)

    YanıtlaSil
  5. Gelmiş geçmiş olsun. Bunca olaydan sonra neyin tripini atıyor. Acil durumlarda paniklememek ve sakin olmak gerçekten önemli.Yine siz ve İkram abi yetişmiş imdatta.
    Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İkram bey olmasa ne yapardık bilmem? Trip atmakta üstat olmuş artık. Cahille komşuluğun bedeli de bu olsa gerek:) Çocukların hatrına katlanıyoruz işte :)))

      Sil