Geldim, geldim... Son postumdan
sonra birkaç gün uğrayamadım, sanırım bir süre böyle devam edecek. Olsun hiç
yoktan iyidir.
Ahkâm bey, hala hastanede. Zaten
kırk beş kiloydu, şimdi düşmüş kırka. Hali mecali yok, konuştuğu zaman
duyulmuyor sesi, adamın bir çenesi düşmüş sormayın. La bi sus bi sus!!! Hadi
bize acımıyorsun, kendi olmayan canına da mı acımıyorsun herif diyecek bir
babayiğit çıkmadığı için onun mıy mıy konuşmalarına sabırla katlanmaya
çalışıyorlar.
Ahkâm beyin kızı Yamsin, kendi
kızını bir okul etkinliğine götürecekmiş, aman yenge, canım yenge diye yalvar
yakar beni Ahkâm beye birkaç saatliğine bakmam için çağırdı. İkram bey de sağ
olsun yeğenlerini pek sever, mümkünse gönüllerini yapmak ister. Neyse biz
gittik, Yamsin kızı Berre’yi alıp çıktı. İkram bey Ahkâm Beyin oğlu Mami’yi
arıyor, ses yok; İkram bey arıyor kapı duvar… Akşamüzeri geldi beyimiz, gözler
Japon balığı gibi şişmiş, suratta meymenet namına bir şey yok, doğru görümcem
Kepçenin yanına gidip söyleniyor: “Bi uyutmadınız yaf..” Bunu duyan İkram Bey açıyor
bayramlık ağzını…
“Sen uyu diye taa İzmit’ten
kalkıp geldik, hem yengem nasıl baksın benim babama deyip utanacağına bir de
bize posta mı koyuyorsun hıyar?!!” Ses seda yok, cırcır böceği efekti alayım
buraya…
Doktor günlük ziyaretini
yapıyor, Ahkâm beye: “Amca böyle yiyeceksin. Kasların iyice erimiş
bak, kilo alıp güçlenmen lazım yoksa seni buraya demirbaş yazacağız.”
olmaz; et, yumurta yiyeceksin, fındık,
ceviz,
“Mıy mıy mıy mıy…”
“Bak kuvvetsizlikten sesin
çıkmıyor, seni duyamıyoruz.”
“Tuvalete gidebilsem yeter, bir
şey istemiyorum…” diyor simultane tercüman Kepçe hanım.
“He amca he, hayat tuvalette
zaten. Az gayretli olacaksın ama sen hemen koyuveriyorsun kendini. Azıcık dik
dur, ben bunu yaparım de. Sen kendini bu kadar salarsan doktora değil imama
ihtiyacın olur. Hadi bir gayret et, topla kendini, önüne konulanı bitiremesen
de elinden geldiğince yemeye gayret et.”
“Mıy mıy mıy…” Tercüman Kepçe Hanım:
“Canım almıyor, ağzımda büyüyor lokmalar…” Doktor bakıyor laf anlatamayacak daha
fazla dinlemeden çıkıyor, kapıda İkram beye:
“Bu hastayla Allah size kolaylık
versin” deyip geçiyor. İki günlük sürünmenin ardından eve geliyorum.
Elif bende. Oynuyor, cilve
yapıyor, bir ara ıkınıyor. Ikınması bitince Myna alıp kızı diğer odaya gidiyor
bez değiştirmeye. Ben yapayım diyorum, olsun ben yaparım deyip yiğitlik
gösteriyor. Birkaç dakika sonra Elif mutlu gülücükleriyle salonun kapısında
beliriyor ama Myna ortada yok. Bir kez sesleniyorum, cevap yok, bir daha
sesleniyorum. Myna banyodan ellerini yıkayıp çıkmış ama söylenecek çok sözü
var:
“Anne? Anası bu küçük zilliye ne
yedirmiş yahu? Bezi bir açtım, gözümden yaş bile gelemedi, daha çıkamadan
kurdu? (Elif’e hitaben) Kız? Anan sana insan mı yediriyor ne yapıyor? Dehşeti
yaşadım vallahi..”
Annesi Elif’i alırken soruyorum:
“Ne yedirdin kız bu çocuğa?”
“Niye? N’oldu ki? (Şöyle bir
evin içine doğru kokladıktan sonra) Ay abla ev ne kokuyor?”
“Kızının boklu bezi!!! Ne
yedirdiysen çocuğa iki poşete sardım, gene ev koktu, al kızını da çöpü atayım.
Bayıldım kokudan. ”
“Ha ha ha ha! Ay akşam mantı
yapmıştım. Sarmısaklı sarmısaklı bir yedi ki sorma. Çok sevdi mantıyı.” Bunları söylerken bir de sırıtıyor ya
gırtlağına yapışasım geliyor ama ne çare ses etmiyorum.
Elif uykudan yeni uyanmış, mahmur
mahmur kucağımda yatıyor. Myna kızı kucaklayıp salonun ortasında döndürüyor,
zıplatıp dans ediyor. Elif solucan gibi kıvranıp yere bıraktırıyor kendisini,
Myna’dan kaçarken de Ejderha’ya tosluyor. Myna:
“Küçük ayyaş! Süt sende kafa mı
yaptı? Yanında kavun mu vardı, peynir mi?
Ejderha evde kuyruğu yanmış tazı
gibi dört dönüp duruyor. Oturmasını söyleyeni de:
“Kilo vercem ben karışmayın!”
atarıyla püskürtüyor. Bir ara sandalyenin arkasına tutunmuş zıplıyor.
“Anne bak ne kadar bacak
açıyorum!” derken zıplıyor ve inanılmaz bir
kütürtü patlıyor. Ejderha’nın eklemleri kütürder durur zaten, yapısal bir
şeymiş doktorlar öyle demişti. Ama yine Myna bizi gülmekten yaracak yorumu
ortaya salıyor:
“Bir gün bu çocuk kendi elinde
kalacak!”
ha haa haaaaa süper süper yaaaa sizin aileeeee süpeeer konuşmalarınız acaip eğlenceli yaa ha haaaa elinde kalacak ha haaa sarımsaklı kavunlu ha haaaa :) yabancı dil bilen tercüman ha haaaaa :) yabancı dil bilmeyen tercüman da var demekkisiiii ama sizde var zaten ha haaa hasta da tam hasta ve hasta eder ha haaaa sizin ev ailem alem myna ve ejderha biricik herkes eğlenceliiiiii bi film vardıııı adams family ha haaa :) şirinleer :) ay tabiii dicen içi beni dışı seni yakar ha haaa öyle miydi bu sözcük allam yaaa :)
YanıtlaSilEvet şekercim içi beni dışı seni yakıyor. Bizimkinin tercüman olması için yabancı dile ihtiyacı yok zaten kulaklar iyi duyuyorsa yeter :DDD
Silkilo vercem beeeen çocuk bakamaaaam ha haaaa :) tuvalete bi gidebilsem ha haaaaa imam lazım imam :) mıy mıy mıy anlamıııı tuvaleet ilahiii simültane kepçeee :) ayyy ne tarafa güleyim ha haaa :)
YanıtlaSilAdamın dünyası tuvaletle yatak arasında şu sıralar... Dört bir taraf senin. İstediğin tarafa gülebilirsin:DDD
Siloh kavun peynir süt ha haa yaaa allam yaaa :)
YanıtlaSilAkşamdan kalma gibi sallanıp durunca küçük ayyaş :D Süt dediyseK inek mi keçi mi aslan mı muallaktayız :DDD
Sil:)
SilDili güzel,gönlü guzel vefalı kadın.
YanıtlaSilOzlemistim seni,
İyi ki de ugradim sana,merak da ediyordum.
Guldum,senlendim yine sayede...
Sen cok ve sağlıklı yasa emi.
Optum kocaman yureginden.
Ben de özlemişim şekercim. Ben de öpüyorum can-ı gönülden :)))
SilHahahaha çok güldüm , keyfim yerine geldi :D ailecek çok eğlencelisiniz ya ^^
YanıtlaSilGülmek ve güldürmek... Ne mutlu bana :DDD
SilAyy ne güldüm ya:)
YanıtlaSilGülmeniz mutlu etti :DDD
Silgüzel site teşekkürler
YanıtlaSilBen teşekkür ederim.
SilElif'li anılara ne güldüm :D Sarımsaklı mantı hala yemem ben, sarımsak yemem :D
YanıtlaSilElif zavallım ne makaralara konu da kendisinin haberi yok :D Ben sarmısak severim de ardından karanfil maydonoz yer kokuyu mümkün mertebe azaltırım. Milleti tütsülemeye gerek yok yani :DDD
SilBloğunuzu takip ettim. Destek olursanız sevinirim. Teşekkür ederim
YanıtlaSilTakipteyim zaten, geldim baktım ama yorum yapacak fırsatım olmadı henüz:)
SilÇok güldümmm :) Güzel site teşekkürler. Sizi takibe aldım bana da beklerim.
YanıtlaSilTakipteyim. Yorum için fırsatım olmadı daha :\
Silhahahha ne eğlenceli yaşıyorsunuz😂😂.
YanıtlaSilYaaa, çoookkk. Büyük kısmı sinir harbi ama buna da şükür:DDD
Silson yazımdasın ayolcuum :)
YanıtlaSilGördüm gördüm şekerim. Çok teşekkür ederim, blog aleminin biriciğisin :D
SilMerabaa...Pek eğlenceliymiş eviniz.Sık sık konuk oluruz artık.
YanıtlaSilYa bu çocukların içinde ne menem bir şeyler oluyor acaba.Sadece anne sütüyle beslenip kendi ağırlığı kadar atık üretmeyi beceriyorlar :))
Hahaha! Anlayan beri gelsin. Her zaman bekleriz efendim :)))
YanıtlaSilAy şekerim ben seni yeni keşf etdim baya güldüm:) Allah güldürsün seni de:))
YanıtlaSilAy beraber gülelim şekercim. Beraber gülünce daha güzel :D
Sil